MUĞNİ’L-MUHTAC

ZEKAT / ALTIN-GÜMÜŞ...

 

2. ALTIN VE GÜMÜŞTE ÖDENECEK ZEKAT MİKTARI

 

Altın ve gümüşün zekatı [nisabın] kırkta biridir.

 

1. Altın ve gümüşün zekatı, nisabın kırkta biridir.

 

[*] - Çünkü Buhari ve Müs!im'den rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: Gümüşten beş ukiyye'nin altındaki miktarda zekat yoktur. (Buhari, Zekat, 1447; Müslim, Zekat, 2268)

 

[*] - Buhari'nin rivayeti şöyledir: Gümüşte kırkta bir zekat vardır. (Buhari, Zekat, 1454)

 

Okiyye daha meşhur görüşe göre konuyla ilgili meşhur nasslar ve icma sebebiyle kırk dirhemdir. Bunu Nevevi el-Mecmu'da söylemiştir. Nevevi şöyle demiştir:

 

Ebu Davud ve diğer hadisçiler sahih veya hasen senetle Hz. Ali aracılığıyla Hz. Peygamber (s.a.v.)'den şunu rivayet etmişlerdir: "Yirmi dinardan daha azında zekat yoktur. Yirmi dinarda yarım dinar zekat vardır. "(Ebu Davud, Zekat, 1573)

 

Ebu Davud ve Beyhaki ceyyid [delilolmaya elverişli] bir senetle şu hadisi rivayet etmişlerdir: "Yirmi dinarın oluncaya kadar sana zekat borcu yoktur. Yirmi dinarın olup da üzerinden bir yıl geçince yarım dinar Zekat vardır. "(Ebu Davud, zekat, 1573; Beyhaki, zekat, 4, 138)

 

Altın ve gümüşte zekatın farz olmasının akli gerekçesi de şudur: Altın ve gümüş -tıpkı otlakta beslenen hayvan sürülerinde olduğu gibi- artıp çoğalmak üzere elde bulundurulan mallardandır. Bu ikisi, Allah'ın kullarına verdiği en üstün nimetlerdendir; çünkü dünyanın ayakta durması ve insanların düzeni bu ikisi ile sağlanır. Zira insanların ihtiyaçları pekçoktur. Bu ihtiyaçlar ise ancak altın ve gümüş ile karşılanır. Bu ikisi dışındaki mallar ise bu özelliğe sahip değildir. Altın ve gümüşü elinde tutan kimse bu iki madenin yaratılış hikmetini ortadan kaldırmış olur. Bu tıpkı bir bölgenin hakimini hapsederek insanlar arasında hüküm vermesine engelolmaya benzer.

 

2. Nisabın üzerindeki altın ve gümüşte de kırkta bir oranına göre zekat farz olur. Rafii el-Muharrer'de bunu açık olarak ifade etmiştir.

 

Altın-gümüş ile hayvanlar arasında "ortaklıktan zarar doğması" açısından fark vardır.

 

3. Tarım ürünlerinde nisabı tamamlamak için hurma üzüme eklenmediği gibi altın ve ümüş de birbirinden farklı iki cins olduğu için birinin nisabı diğerinin eklenmesiyle tamamlanmaz.

 

4. Hayvanların zekatında olduğu gibi aynı cins içinde kaliteli olan [ayarı yüksek olan] düşük olanın eklenmesiyle tamamlanabileceği gibi aksi de yapılabilir.

 

Kaliteli olma ile kastedilen yumuşak olma, kalitesiz olmakla kastedilen ise sert olma vb. özelliklerdir.

 

Şayet kaliteli ve kalitesiz altın-gümüşü n her birinden kendi oranına göre almak -türleri az olduğu için- kolayca mümkün olursa bu yapılır. Şayet türleri farklı olur da her bir türden almak mümkün olmazsa onda bir alınan diğer mallarda olduğu gibi burada da orta kalitede olandan alınır.

 

5. Kaliteli altın-gümüş nisabından kalitesiz altın-gümüşü, külçe halindeki altın-gümüşten kırık olanı zekat olarak almak caiz değildir. Bu, sağlam hayvanların zekatı olarak hasta hayvanı almaya benzer ki caiz değildir. Alimler bunun aksinin caiz olduğunu söylemişlerdir. Hatta böyle yapmak daha faziletlidir; çünkü bunu yapan kişi fazladan bir hayır işlemiş olur.

 

6. Sağlam veya kaliteli dinarı zekat olarak verecek olan kişi bunu fakirlerin kendi içlerinden veya kendileri dışında vekil kıldıkları kimseye teslim eder.

 

Nevevi el-Mecmu'da şöyle demiştir: Kişinin yarım dinar zekat vermesi gerekiyorsa fakirlere bir dinar zekat verir; bunun yarım dinarı zekat olur, yarım dinarı da fakirlerin elinde emanet olur. Daha sonra [şu üç seçenekten birini uygularlar:]

 

[a] - Fakirler bu dinarı üçüncü bir şahsa satarak elde ettikleri satım bedelini zekat veren kimse ile aralarında paylaşırlar.

 

[b] - Yahut da zekat verecek kişiden dinarın diğer yarısını satın alırlar.

 

[c] - Yahut da zekat verecek kişi dinarın yarısını onlardan satın alır. Ancak kişinin -ister farz olan zekat ister nafile sadaka yoluyla- tasadduk olarak verdiği bir şeyi tasadduk ettiği kişiden alması mekruhtur.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

3. BAŞKA MADENLERLE KATIŞIK HALDEKİ ALTIN-GÜMÜŞTE ZEKAT